Çağdaş nasıl?

 

çağdaş nasıl?

kırık

 

çağdaş nasıl?

kayıp. görenlerin insanlık namına iyi davranmaları rica olunur

 

çağdaş nasıl?

içerde. söylediklerine göre önce onu sonra kendini boğmuş

 

çağdaş nasıl?

maalesef dün kaybettik. yakını mıydınız?

 

çağdaş nasıl?

son gördüğümde iyiydi. denize doğru yürüyordu kucağında vita tenekesiyle

 

çağdaş nasıl?

bebek gibi uyuyor. 6 gündür hiç kıpırdamadı

 

çağdaş nasıl?

motosikletiyle takla attı, boynu kırık. iyileşmesi 12 yıl sürermiş

 

çağdaş nasıl?

matkap almaya gitti, kafasını boşaltması lazımmış

 

çağdaş nasıl?

yıkılan hayallerinin altında kaldı. enkaz kaldırma ekipleri henüz cesedine ulaşamadı

 

çağdaş nasıl?

yaşayacak. bütün parçaları birbirine diktik, bir tek kalbini bulamadık. kazadan önce bir kalbi var mıydı?

 

çağdaş nasıl?

bir süre bitki olarak devam edecekmiş. koyduk pencerenin önüne duruyor

 

çağdaş nasıl?

biri üzerine basmış dün. sağ bacaklarından ikisi kırık, bir de kabuğu biraz ezik

 

çağdaş nasıl?

sarhoş

 

çağdaş nasıl?

üzgün. ama geçecek

 

…